Cumhurbaşkanı namizedim: Demir Lady

Belediye seçkilerini kısa zaman önce geride bırakan Türkiye, indi Cumhurbaşkanlığı seçkilerine hazırlanır. Henüz ortada namized yok, amma Recep Tayyip Erdoğan ve AKP hakimiyyeti indiden özlerini qalip hesap edirler.

Bu seçkinin en böyük özelliği budur ki, Türkiyede ilk defa Cumhurbaşkanı xalq tarafından seçilecek ve adaylardan biri ilk turda 50 faiz ses alamazsa ikinci turda en çox sesi alan iki namzet tekrar yarışacak.

AKP-de Erdoğan ne dese o olacaq

Seçkiyle bağlı AKP-de herkes Erdoğanın ağzına baxır ve partiyadaki her kes Erdoğanın özünü aday olaraq ireli sürmesini arzu edir. Fakat Erdoğan, yetkisi Başbakanlığa göre daha az olan Cumhurbaşkanlığı görevine gelmek arzusundadırmı, gelirse partiyasının geleceyi ne olacak ve yeni Başbakan kim olacak? Abdullah Gülü tekrar aday göstererlermi? Hakimiyyetde sohbet bunlardan gedir. Hakimiyyet hele bir kenarda dursun, men size mühalifet barede yazacağam. 

Bazı önemli meqamları sıralayaq…

-İlk növbede Türkiyedeki sesleri (oyları) diqqate almak lazım. Buna göre sağçı partiyalar 70 faiz ses alırken, sol partiyalar 30 faiz ses alırlar. Bu illerdir aşağı yuxarı beledir. Bu raqamlara göre en şanslı namized sağ görüşlü biridir.

-Hakimiyetdeki AKP son 10 ildir 40-49 faiz ses aldı. Fakat bu sesler partiyadan çox Erdoğanın özüne verilen seslerdir.

-Birinçi mühalifet partiyası CHP-nin sesleri 25-30 faiz arasında, ikinci sıradaki mühalif partiya MHP-nin ise sesleri 17-20 faiz arasındadır.

-Hakimiyete karşı olanların çoxu bu iki partiyanın birge namized ireli sürmesi arzusundadır. Fakat, indi kalemi ve kağızı alıp iki partiyanın seslerini toplamak doğru değil. Zira iki partiyanın ortak adayına da  MHP-den ve CHP-den itirazlar olacaktır. Diyek ki, her iki partiyanın seçmenleri de  bele bir adayı tamamen destekleyibler, onların da vereceyi ses yine yetmir.

-Hakimiyetin ve müxalifetin sesleri aynıdır, ikisi de 50 faizi bu halıyla geçebilmir.

-Bütün bu partiyalar dışındaki başqa ünsürler, terrör örgütü pkk-nın desteklediği eski BDP, indiki HDP partiyasıdır. Bunların sesleri ise 5-6 faizdir. Onların adaylarının  galebesi mümkün deyil, o halda bir tarafı destekleyeceklerse, bu kesinlikle MHP ve CHP-nin namzeti olmayacak, amma Erdoğanı destekleye bilerler. Bunun üçün bir çox sebep var.

Mühalifetin adayı kim olacaq?

Bu yukarıdakı tesbitlerime göre, müxalifet bu seçkiyi kazanmak isteyirse, hakmiyyete ses vermişleri özüne çekecek bir ortaq namized ireli sürmelidir. Yani bu namized, sadece MHP-çiler, CHP-çiler değil AKP-ye de ses vermiş insanların ses verebileceği biri olmalı. İşte dananın quyruğu burada qopur. Aday kim olacaq?

Her İki partiya sağçı olsa yaxşıdı, amma ikisi de ayrı kütblərdən, biri sağ, diğeri sol. Önce ana mühalifet partiyasına bunu sordular ve CHP ortak namized barede olumlu fikir vererek, “neden olmasın” dedi. Sonra gözler MHP-ye çevrildi ve nihayet Devlet Bahçeli, “çatı aday” fikrini ortaya atarak bu görüşe destek verdi, belelikle ortak namized isteyen mühalif sesler rahatlamış oldu. Bahçelinin demesine göre MHP sürpriz bir namizedi ireli sürecek ve herkes şaşıracak.

Menim namizedim: Meral Akşener

Çoxu zaman biz ülküçüler arasında danışıq gedir, “Bahçeli giderse yerine kim gelmelidir?”. Uzun zamandır bu suala cevabım Türkiye Büyük Millet Meclisi Başqan vekili ve Milletvekili “Meral Akşener” oldu. Bunun üçün bir çox sebebim var. Başqanlığı hakkıyla yerine getireceğinden şüphem yok. Çalışqan, disiplinli, otorite sahibi, kişi kimi bir qadın. Zaten bir çok arkadaşlar aramızda onu “Demir Lady” olaraq adlandırırık. Ayrıca seçkilerde MHP seslerinin 75 faizi kişiler, 25 faizi ise qadınlardan olub ve bir qadın başqan MHP-nin qadın seslerini bir hayli yükseltir. Bahçeliye alternatif olarak Meral Akşeneri düşünmemle bağlı daha bir çok argüment sayabilerim. Fakat, Bahçeli başqanlığı özü bırakmazsa MHP-ye başqan olarak birini düşünmek, zebraların aslan avına çıkması kimi bir şey… Mene göre, M. Akşenerin, MHP başqanı olmasındansa Türkiye Cumhurbaşkanı olması daha kolaydır. MHP-nin başında görmeyi arzu ettiğim birinin, elbette, Cumhurbaşkanı olmasını da arzu ederim.

Meral Akşenerin CHP tarafından da kabul göreceğini düşünürem, buna göre ki, bu qadın hem millietçi, hem mühafazakar, hem demokrat, hem laik ve hem de gerçekten de AKP-ne ses vermiş insanlardan da ilgi görer ve seçkide qalip gele biler. CHP son belediye seçkilerinde kazanmak üçün eski AKP-li ve MHP-li adaylar ireli sürüb. Bakınız, Ankarada ülkücü Mansur Yavaş ve Hatayda eski AKP-li Lütfü Savaş.

CHP bir kere şu gerçekleri kabullenmeli. CHP bele bir MHP-li adayı desteklerse seçkiyi kazana biler, yox MHP CHP-li adayı desteklerse o seçkiyi ilk turda Erdoğan kazanacaktır. Çünkü, tesbitlerde de yazdım, muhafazakar bir Türk toplumu sol görüşlü birini Cumhurbaşkanı seçmez. Daha önce eski Başbakan Tansu Çillerle birlikte Doğru Yol Partiyasında siyaset yapmış, ülküçü kökenli Meral Akşener, CHP-lilerin kabul edemeyeceği bir isim değildir. 

Bu barede bir çox insanla, ülküçüsü, solcusu falan sohbet edip fikirleşmişem, bütün samimiyetimle deyirem ki, belkide hamısı Meral Akşenere itiraz etmeyib. Tek çekinceleri şuydu, o, aday olmağa razılıq verermi?

Ayrıca seçkiyi kazanırsa ilk qadın Cumhurbaşkanı da olacak. Neden bir Tomris Han daha olmasın? Zaten Tomris de “demir” demek, bizimki de “Demir Lady”…

Aydın Taş